Şavşat Duvar Gazetesi Kültür ve Sanat
Mey, TRT ve Cevri Altıntaş
Mey ilk olarak Türkiye Radyo Kurumu yayınlarında 1950 yılında Cevri Altıntaş tarafından kullanılmıştır. Ancak o yıllarda çalanların elinde bir Mey olması nedeniyle çok az parçada bu çalgıya yer verilmiştir. Bu çalgı hakkında yapılan ilk çalışmalardan müzikolog Saygun (1937), ve müzikolog Ülgen (1944) ve Gazimihal (1975) yazdıkları kitaplarda verdikleri bilgiler ve çizimlerde şu anki bilinen mey biçiminden daha farklı olarak bilgiye rastlanmaktadır. Bu kitaplarda Mey‘in önde sekiz arkada bir olmak üzere toplam dokuz ses deliği vardır. Benim bulgularım ve yazılı kaynaklara göre ilk meylerin gövde boyu 30 cm.dir.
Daha sonraki yıllarda, Mey çalgısının diğer bölgelerde yaygınlaştı ve tanınması sonucunda bu problem farklı boylardaki Mey'ler ile çözüldü (Tüfekçi 1992). İlk süreçte tek tonda Mey'in, toplu çalımda yetmeyeceğini anlaşılması üzerine, Mey "ana", "orta" ve "cura" olarak üç boyutta üretilmiştir. Ancak üç farklı boyda sorunu çözmemiş diğer çalgılarla akort yapmak için boğaz veya farklı boylarda kamışlar kullanılır olmuştur. Kamış ve gövde arasındaki oransızlık ton problemleri doğurmuştur.
Bilinen tarihi verilere göre Helenistik Dönem Mısır'ına ait olan Mey e, Mait denirdi. Dördüncü Hanedan'da hem uzun hem kısa tipleri bulunan Mey yani Mait'in Mısır kalıntıları arasında bulunan Monaulos ile yakın benzerlik içerdiği kabul görmektedir. Yine Brüksel Müzesi'nde bulunan Mısır'a ait vazolarda, "Mait", "Monaulos" ve "Auloi"nin, Mey çalgısı ile benzerliği, çeşitli müzikologlar tarafından da kabul edilmektedir. Keza Anadolu’da bulunan bazı mozaiklerde de, Mey'e benzeyen çalgılara rastlanmıştır.
Bu İçerik 3449 Kez Görüntülendi